Son

Arkandan bakakaldığım yollara, adımlarının izlerine son defa gözyaşlarımı bırakıyorum; hıçkıra hıçkıra. Son kez ağlıyorum senin için. Saymadım ağlattığın geceleri. Sayamadım. Doyamadım seninle yaşamaya. Gülmeye, yemek yapmaya, uykusuz kalmaya, sohbet etmeye doyamadım. Seni yaşamaya doyamadım seninleden ziyade. Göğsünde uyumalara doyamadım!

Teşekkürler cennetim. Bana tattırdığın her mutluluk adına sana teşekkürler! 

Sahiplik eklerinin sırası mı şimdi? Hiç benim olmadın ki!

Her gidişine dönüş senaryosu yazdım ben. Kağıttan umutlar yarattım kendime. Sesini duyduğum her saniyeye milyon tane anlam yükledim. Seni ne çok büyüttüm öyle!

Yanıbaşında geçirdiğim bir tek saniye için bile pişman değilim. 
Ve yüzsüzüm!
Yine olsan, yine yaşarım seni.
Aynı acıları çekeceğimi bile bile koşarım kollarına. 

Gözümü kırpmadan dünyayı yakardım da aşk kokan boynuna, başka tenleri sürdün sen. 
Canın sağolsun.

Defalarca veda edip de gidemediğim adam!
On sekizim, çocuk yanım, can parçam...
Varlığında peri masalına dönen dünyam,
Yokluğunda nefes alırsam diyor "haram".

Kalbine iyi bak çocuk.
Sevdiğin kadına iyi bak.

Bu kez izin ver doyasıya ağlamama. Bu kez içime akmasın hiçbir damla. Hıçkırıklarım, nefesimi boğmasın bu kez.

Ve yalvarırım artık boğazımdaki düğüm yok olsun!


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bir Fotoğraf Karesi

Olmuyor

Sana Rağmen