Kayıtlar

Eylül, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Alkımın Güneşi "Bölüm 15"

Resim
            Eve geçtiğimde sinirden delirmek üzereydim sanki. Koray her zamanki gibi beni sinirlendirmeyi başarmıştı. Küçük bir ağlama krizi geçirdikten sonra kahvemi elime alıp bilgisayarın karşısına geçtim. Gözyaşı döktüğüm zamanlarda genellikle bir şeyler karalardım. Ancak böyle geçerdi kalbimdeki sızı. Bu kez de ezbere bildiğim bir şarkının sözlerini yazıyor gibi upuzun bir metin oluşturup taslağa attım. İlk defa yayınlamadım o gece. Sanırım bu kadar zayıf olduğumu göstermek istemedim kimselere. Hoş! Günde 5-6 kişiden başkası da okumuyordu ya zaten yazdıklarımı. Neyse… Kahvem bitince koltuğa uzandım. Başta her ne kadar uzanmış olsam da bir süre sonra uyuyakaldım. Sabah daha doğrusu öğlen bitmek üzereyken her yerim tutulmuş bir şekilde uyandım.             Berbat görünüyordum. Yüzümdeki makyajım dağılmış, saçlarım yağlanmakta boyut atlamış (bir gecede üstelik) gözaltlarım birer alışveriş torbasına dönmüştü. Depresyon müziklerinden yaptığım listeyi bilgisayardan son ses oy

Alkımın Güneşi "Bölüm 14"

Resim
                      Çayı demledikten sonra hızlıca odayı toplayıp salondaki mont yığınına el attım. Üşenmeden hepsini tek tek topladım. Hatta sonra oturup oje sürdüm bir de. Birazdan çıkarım diyen Gökmen bir saat geçmesine rağmen hala gelememişti. Her zamanki haliydi ve ben bu duruma fazlasıyla alışmıştım.             Bir demlik çayı bitirip, Google Earth’de bütün sahilleri tek tek dolaştıktan sonra Maya’nın banyo yapmış fotoğrafı telefonuma geldi. Gönderen Güneş’ti. Maya’yı yıkamışlardı ve peşi sıra da ses kaydı yolluyordu. Anlaşılan Koray’da parti başlamıştı şimdiden. Üzerimi değiştirdikten sonra Koraylara geçtik. Hala ıslak olan Maya tarafından uzunca bir süre yalandıktan sonra Koray’ın odasına geçebildim. Güneş bilgisayarın başındaydı. Kafasını çevirip baktığında kaş gözle “Konuştunuz mu?” diye sormayı başardım. O da “Evet” anlamında başını salladı. Ben yine aynı kaş gözle “Durumun ne olduğunu” sordum ve sıkıntı olmadığını öğrendim. Rahat bir nefes alıp Koray’ın balkon

Alkımın Güneşi "Bölüm 13"

Resim
           Sabah uyandığımızda öğrenci evlerine çok fazla gelecek güzellikte bir kahvaltı masasıyla göz göze geldim. Güneş hala yanımda yatıyordu ve kahvaltıyı hazırlayan Gökmen’di. Şaka gibi! Benden daha mutlu ve heyecanlıydı sanki. Ona baktığımı görünce kocaman bir tebessümle Güneş’i uyandırmamak için sessiz bir “Günaydın” armağan etti bana. “Aynısından!” dedim ben de gülümseyerek. Sonra Güneş’e baktım. Bana dönüktü. Sağ kolunu yastığın altından geçirmişti ve sol kolunu da belime atmıştı. Kalkmak için doğrulduğumda hızlı bir hamleyle beni yatağa geri çekti. Hiç problem değildi. Böylesi daha güzeldi zaten. Sonra yastığın altındaki kolunu belime doğru indirdi ve gerinirken beni daha sıkı kavradı. Güç bela gözlerini aralayıp bana baktığında yüzüne bir tebessüm yerleştirdi ve “Günaydın!” dedi. Gün aymıştı gerçekten. Cennetim yanı başımda gözlerini açmıştı yepyeni bir güne. Belki yepyeni bir aşka? Belki de artık birlikteydik biz? Evlenirdik belki? Ona benzeyen müthiş yakışıklı bir