Ne Çok...!



22 yılıma neler sığdırdım öyle...
Ne acılar ne hayal kırıklıkları... Ne çok kez yandı yüreğim ne çok kez kesildi saçlarım, bileklerim...
Gururum ne çok kez ayaklar altına alındı... Umutlarım, hayallerim daha küçük yaşımda ne çok kez yerle bir edildi...
Ne çok insan tanıdım, ne çok insanı diri diri gömdüm toprağa ve ne çok insanı çıkarmak istedim toprağın altından... Ne çok kez kalbimi o güzel yürekli bedenlerle bıraktım soğuk topraklara...
Ne çok kez aldatıldım ne çok dost edindim de doymadım kazıklarına... Ne kadar çok sevdim ben ve ne kadar çok sevilmedim...
Ne çok rüya gördüm de birini bile gerçeğe çeviremedim. Bir adamı ne çok sevdim öyle... O adam ne de çok sevmedi beni...
Ne çok kez diledim ölmeyi ve ne çok kez beceremedim kendimi öldürmeyi... Ne çok kez ağladım ne çok kez silinmedi gözyaşlarım...
Ne çok kez bir dosta ihtiyaç duydum da arayacak kimseyi bulamadım...
Ne çok kez yalnız kaldım ben... Ne çok kez dışlandım insanoğlunun yüreğinden...
Ne çok kez bir adamla evimi paylaşmak istedim ve o adam ne çok kez geçemedi kapımın eşiğini...

Ne çok kez hak etmedim sevilmeyi... Neden hak etmedim neden sevilmedim? Neden yüreğim paramparça oldu yabancı yüreklerin ellerinde? Neden yabancı yataklarda uyandım? Neden aradım huzuru bu kadar ve bunca çabaya rağmen neden bulamadım?

Ne çok insanı kaybettim istemeden ve ne çok kez kaybettiler beni bile isteye... Doyamadım yitirmelere, yalnızlığa, gözyaşlarıma doyamadım. Her yeni güne umutla başlamaya doyamadım da yine de hayatımı yoluna sokamadım.

Ne çok mum üfledim bugüne kadar ne çok dilek tuttum...
Ne çok kabul olmadı dileklerim...
Umutlarım ne çok toprak oldu...

Yüreğim nasıl daha şiddetle çarpamadan soldu?

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bir Fotoğraf Karesi

Olmuyor

Sana Rağmen