Memnun Olacağım; Tanışırsak



Bir insandan etkilenmek anlık bir şey de olsa, geçip giderseniz o an; sonrasında taşlara vurabilirsiniz kafanızı. İyisi mi siz; ceketine, oturduğu koltuğun bir yerine veyahut masadaki peçetesine çaktırmadan bir kağıt sıkıştırın. Ne olur ne olmaz. Tesadüfen gittiğiniz bir ildir belki orası. Belki o da bir iş için oradadır. Aynı şehir ikinizindir belki de yoktur haberiniz.

Utanmayın sakın! Çekinmeyin de. Sonucunun ne olacağını bilemezsiniz. Hiç tanımadığınız bir insanı da kaybetmezsiniz sonuçta. Bir de kazanma ihtimaliniz vardır. Belki ufacık bir kağıt; size bir dost, bir eş veya bir arkadaş kazandıracaktır.

Kaybedeceğim hiçbir şey yoktu. Ellerim titreye titreye bir parça kağıda aceleyle numaramı yazdım. Bir de memnun oldum dedim. 'Tanıştığıma.' "Tanışırsak memnun olacağım." Yazmak daha mantıklı gibiydi aslına bakarsanız. Ama heyecandan düşünemedim o an. Çantasının kenarına sıkıştırdığımı sanıp oturdum yerime. Kafamı çevirdiğimde kağıt yerdeydi. Sıkıştıramamıştım. Yere düşmüştü kağıt. Servis de hareket etmek üzereydi. Etrafa bakınıp yeniden kalktım ayağa ve bu kez başardım. Yanaklarım kıpkırmızı bir şekilde oturdum yerime.

Sonra ne mi oldu? Çalmadı telefonum. Umudumu yitirmekten öte yaptığım şeyi hatırlamıyordum bile. 2 ay bitmek üzereyken 'dınnnn!' dedi telefon. Küçük notumun fotoğrafını atmıştı.

Sonuç olarak

Şimdilik hiç de fena olmayan bir arkadaşım var. Üstelik aynı şehirdeyiz. Zaman ne gösterir, bilemem.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bir Fotoğraf Karesi

Olmuyor

Sana Rağmen