Kayıtlar

hayat etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Alkımın Güneşi "Bölüm 12"

Resim
                          Dakikalar sonra manzarayı karşımıza almış, Fransız balkonun camlarını açıp ayaklarımızı korkuluklara yaslamıştık. Yanyana oturuyorduk. Bildiğin yan yana. Üçlü koltuğa sıralanmıştık resmen. Ben sol bacağımı altıma almış Güneş’e dönük oturuyordum. Güneş direkt olarak karşıya bakıyordu birasını yudumlarken. Gökmen ise bir an önce sarhoş olmak için şarabı şişeden kafaya dikiyordu. En yavaş giden bendim. Bunun tek sebebi vardı. Hızlı içtiğim zaman bir süre sonrayı hatırlayamıyordum. Bu gece ise her saniyeyi hafızama kazımak istiyordum. Kolay kolay ele geçmezdi böyle fırsat. Yani bir daha tekrarlanacağını pek sanmıyordum. İnşallah tekrarlanırdı tabii yani çok isterdim ama ne bileyim bir daha olmazmış gibime geliyordu işte.             Aklınıza gelebilecek her şarkıyı dinledik. Yıldız ablamızdan Müslüm babamıza kadar. Ara ara tuvalete koşturuyorduk tabii. Bu aralıklar zamanla kısaldı ve arttı. Ayağa her kalkışımda sallanmamak için kendimi parçalıyordum d

İkinci Şansım

Resim
Sen benim geç bulup en erken kaybettiğimsin. Yıktığım duvarların altından sağlam çıkan, Hayatın devam ettiğini bıkmadan usanmadan Anlatansın. Sabırla bekleyensin göğsüne yatmamı. Saçlarımı öpeceğin günün hayallerini kuransın. Her defasında kırılıp, Kapımı yeniden çalansın. Kalbimi çalansın kapıyı açtığım her an! Bana yeniden aşkla baktıransın. Sen; Buruk sevinçlerim, kursağımda kalan mutluluklarımsın. Kapalı kapıların ardından imrenerek baktığım, Keşke benim olsa dediğim Çocukluğumun en değerli oyuncağısın. Her an hayalini kurup da Bir türlü kavuşamadığım. Yanlışlıklarımın en masum kahramanısın sen! Gözlerimin içine bakıp sinirini kusarken bile Gözlerinin içi 'sen' diye atansın. Sen benim ikinci şansımsın. Birinciye bile zor sahip olmuşken, 'Bir kez daha gül' diye avuçlarıma tutuşturulansın. Kalbimi tutuşturansın sen! Her gelişinde beni baştan yaratan, Elinde bir demet huzur olan Tek adamsın. Bir demet

Bazen; Hiçbir Şey

Resim
Bazen hayatınızda her şey yolunda gider. Tam o anda hiç beklemediğiniz biri girer hayatınıza. Sonra bir daha asla eskisi gibi olmaz hiçbir şey. Bazen hayatınızda yolunda giden hiçbir şey yoktur. Tam o anda hiç beklemediğiniz biri girer hayatınıza. Sonra bir daha asla eskisi gibi olmaz hiçbir şey. Berbat, leş, illet bir çukurun içinde; kendi pisliğimde boğulmayı kabul etmiştim bu kez. Debelenmiyor, sakince batmayı bekliyordum. Tam olarak film şeridi olmasa da, gözden geçiriyordum hayatımı. Yaşadıklarımı ve ne kadar iyi olmaya çalışsam da yaşattıklarımı bir bir koyuyordum önüme. Kimine kocaman tebessümler, kimineyse de derya deniz gözyaşları döküyordum. Dökülen her damla yaşta biraz daha batıyordum çukura. Aslına bakarsanız, intihar ediyordum ben. Mutlu olsam, çıkacaktım çukurun içinden. Ama bir kere batmıştım o çukura. Çıksam, ne yapacaktım? Derken o çıktı işte karşıma. Kendimi kandırdığım, kendime dahi itiraf etmekten kaçtığım onlarca duyguyla bağlandığım cennetle o çukurda t

Günah Bedeli

Resim
Bir günahımın bedeliydin sen. Tanrı'nın bana yaşarken cehennemi yaşatmasıydı gidişin. Tıpkı gelişinle cenneti verdiği gibi, Büyük bir günahıma armağan etti gidişini. Tanrı; Bana cenneti sundu cüretkarca. Sakladım göğsümün en derinine Ve yaşadım seni doyasıya. Bir çocuğu sevdim ben. Mutluluğumu dizelere dökmeyi denedim, Yetmedi kalemim. Kelimelerimi yetiremedim. Göğsünde uyuduğum geceleri Yetiremedim kalbime. Söz geçiremedim. Seni saklamak istedim Tanrı'nın bile bulamayacağı yerlere. En içerime hapsettim. Söz geçiremedim kalbine. Beynine laf dinletemedim. Gem vuramadım arzularına Bakakaldım ardından, Gözyaşlarımla. Küçüğümün başka kollara gidişini izledim, Defalarca. Yorulduğunda, Göğsümde soluklanmalarını dinledim. Kokunu duyduğum her an, İçime ağladım kana kana. Duvarlarımı yumrukladım, Bileklerimi doğradım, Defalarca. Ben; Bir tek çocuk sevdim. Gözlerindeki umarsızlığın en derinine baka baka. Kalbindeki hissizliğe susa susa. Bir

Acımadı Ki!

Hayatınızda bazı değişiklikler yapın. Mesela farklı yemekler yiyin. Başka yerlere gidin mesela. En sevdiğiniz semtleri, sokakları unutun bir süreliğine. Mutlu olun. Değilseniz bile öyle gözükün. Kahkahalarınız inletsin evinizin duvarlarını. Yaptığınız makyajı, giydiğiniz kıyafetleri değiştirin. Unutun o kör kütük aşık olduğunuz adamı. Ya da 'mış' gibi yapın. Sonra aşık olun hiç olmayacak adamlara. Size göre olmayan adamlara aşık olun. Olmuş gibi de yapabilirsiniz. Terk edildiğinizde bir değişiklik yapın. Küçük bir çocuk gibi   "Acımadı ki!" diyin mesela. Kalbiniz söküp alınsa da bunu yalnız siz bilin. Bütün bunlardan sonra dönüp bakın etrafınıza. Kim kalmış dünden bugüne diye. Kimler gitmiş yanımdan, Kimler kalmış diye. Tanıdığınızı sandığınız onca insanı o zaman tanırsınız işte. Size anne gibi kucak açanı da, Kardeş gibi kanat gereni de. Baba gibi sırtına yaslandığınızı da. Aklınızda bulunsun: Genelde kimse kal